30 Ekim 2009 Cuma

sendemi mughetto :)))))))))

S.A.
neler oluyor böyleeee önce pofidikşekerim (http://www.pofidiksekerim.blogspot.com/) şimdi ise (http://lifebymughetto.blogspot.com/ ) mughetto !!!!!!
ben yeni ve acemi bir blog sahibesi olduğum için şoke oluyorum böyle cömert insanları gördüğümde !!!!!


Sevgili mughetto (http://lifebymughetto.blogspot.com/) bu cömertliğinden dolayı seni ayakta alkışlıyor ve çok teşekkür ediyorum.

böyle blog sahibelerini sanal alemde de olsa tanımak çok güzel !!!!!


selam ve dua ile

POFİDİK ŞEKERİM :))

S.A. ,
bu sabah mineciğimi(http://www.ecenurdulger.blogspot.com/)  bi ziyaret edeyim dedim , bir de ne göreyim hanım sultan almış hediyelerini resimlerini de çekmiş caka satıyo !!!!!!!!!!! e ben dururmuyum nerden  ve nasıl geldiğini okuyup harekete geçtim :)))


kısaca blogsahibesinin düzenlediği bir etkinlik . zamanımızda insanlar almaya o kadar meraklı ve hevesli ki böyle güzel bir örnek teşkil ettiği için http://www.pofidiksekerim.blogspot.com/ u ayakta alkışlıyor ve çooooooooooookkkkkkkk teşekkür ediyorum.


selam ve dua ile

29 Ekim 2009 Perşembe

ÇAĞIMIZIN VEBASI :((

S.A.
Çağımızın vebası grip e bir yenisi daha eklendi. H1N1 Nam-ı diğer Domuz Gribi.

Gelin bu hastalığa yakalanmadan önlemini alalım. Basit ama etkili önlemler bizi ve sevdiklerimizi bu vebadan kurtarabilir.

Aşağıda okuyacağınız önlemler Dr.Vinay Goyal tarafından herkesin yararlanabilmesi için yayınlanmıştır.

DOMUZ GRİBİ’nden korunmak için basit fakat etkili önlemler.


Mikrobun vücuda giriş noktaları yalnızca burun delikleri, ağız ve boğaz yoluyla olmaktadır. Çok bulaşıcı bir yapıya sahip olmasından dolayı her türlü önleme karşı H1N1 virüsüyle temas etmekten kaçınmak veya korunmak imkânsızdır.


H1N1 virüsüyle temas etmek virüsün vücutta çoğalması kadar önemli değildir.


Sağlığınız yerinde ve H1N1 hastalık belirtileri göstermiyorken virüsün vücutta üremesini, belirtilerin daha da şiddetlenmesini ve ikincil enfeksiyonları n gelişmesini önlemek için dikkatimizi N95 veya tamiflu gibi ilaçları stoklamaya vermek yerine çoğu bildirgelerde bahsedilmeyen bazı çok basit önlemleri uygulayabiliriz.

1. Ellerin sıklıkla yıkanması ( Bütün bildirgelerde bahsedilmiştir)

2. “Hands-off-the- face” “Ellerinizle yüzünüze dokunmayın” yaklaşımı.  Yemek,  banyo ve yara bakımı gibi zorunluluklar dışında yüzünüzün herhangi bir yerine dokunmaktan kaçınınız.

3. Ilık tuzlu suyla günde iki kere gargara yapınız( tuza güvenmiyorsanız listerin kullanınız). H1N1 ‘in boğaz ve burun boşluklarında çoğalıp enfeksiyona sebep olarak karakteristik belirtileri göstermesi için 2 -3 güne ihtiyacı vardır. Sağlıklı bir kişinin ılık, tuzlu suyla gargara yapmasının etkisi hastalığa yakalanmış olan bir kişinin tamiflu kullanması ile aynıdır. Bu basit ucuz fakat güçlü önleyici yöntemi küçümsemeyiniz.

4. Yukarıdaki 3. Önleme benzer olarak; Burnunuzun içini en az günde bir kere ılık tuzlu suyla temizleyiniz. *Günde bir kere burnunuzu sümkürün ve sonra ılık tuzlu suya batırılmış pamuk tamponlarla silerek temizleyiniz. Bu yolla burnunuzda bulunacak virüs sayısını etkili bir şekilde azaltmış olursunuz.


5. Narenciye suları gibi C vitamin bakımından zengin olan yiyecekler kullanarak doğal bağışıklığınızı güçlendiriniz. Eğer ilave olarak C vitamin kullanmak zorunda iseniz emilimi artırmak için mutlaka Çinko ile birlikte alınız.


6. Bitkisel çaylar, çay, kahve gibi sıcak veya ılık içeceklerden içebildiğiniz kadar çok içiniz. Sıcak içecekler içmek gargara yapmakla aynı etkiye sahiptir, fakat ters yöne doğru. Sıcak içecekler virüsleri yaşamaları mümkün olmayan ortama sahip olan mideye doğru yıkayarak götürürler. H1N1 virüsü mide’de çoğalamaz, herhangi bir zarar veremez ve hayatiyetini devam ettiremez.

Sizinde  okuduğunuz üzere evde hiçbir ek masraf yapmadan yapılabilecek basit işlemler .
"TEDBİR KULDAN TAKDİR ALLAH'TAN" demişler . Biz tedbirimizi alalımda Takdir-i İlahiyi Rabbimize bırakalım.

selam ve dua ile


CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN ! ! !

BAYRAĞI BAYRAK YAPAN ÜSTÜNDEKİ KANDIR ,
TOPRAK  UĞRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR . . .

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !!!!!!!!

28 Ekim 2009 Çarşamba

İlim , İlim ilmektir / İlim kendini bilmektir / Yunus Emre

Esselamın Aleyküm ,
Bugünlerde tatlı öğrencilik günlerime geri döndüm. Bu öğrenme isteği lisede de olsaydı bende , kesin profesör falan olurdum :))

Hadis ilmiyle alakalı bir kursa gidecektim ama siyer e gittiğim için kısmet olmadı. Derken bir arkadaşımın tavsiyesi ile www.onlinehadis.com adlı siteyi buldum. 6 haftalık bir online kursa katılıyorsunuz. Bu kursun sonunda sanırım sanal bir sertifikanız olcak. Çok istediğim bir şeydi "hadis" ile ilgili bir kurs yada seminer tarzı bir şeye katılmak nasip oldu sonunda Allah'a şükür. 2. haftaya geçtik. İlk hafta araştırma ödevimiz kolaydı "muhaddislere göre hadis nedir ve takriri sünnete örnekler". Bu hafta biraz zorlanacağım :((
Dua edin inşallah .Allah zihin açıklığı versin bana ve tüm öğrencilere :)) 

şimdilik bu kadar

selam ve dua ile

26 Ekim 2009 Pazartesi

Mine'nin Mim 'i :)))

minecim (http://ecenurdulger.blogspot.com/)  uğrayamadım ne zamandır kusura bakma :( minik kızım hastaydı onunla ilgileniyordum.

hemen cevaplayayım ayrıca sevdim ben bu MİM işini !!! yani mimi olupta cevaplayacak blog arayanlara duyrulur :))

Jean-paul ; eşimin flört dönemimizde kullandığı parfümdü. nerde olsam tanırım kokusunu :))

Karpuz ; hamileliğimin 2. ayında yani ocak ayının başlarında evin her yanı buram buram karpuz kokuyordu.sanki yeni kesilmiş gibi. az aramadı eşim :)) Allah razı olsun buldu getirdide biraz olsun gitti kokusu :))

Bacımın kokusu ; benim canım bacım bazen kokusunu bile çok özlüyorum. her insanın kendine has bir kokusu vardır ya bacımın kokusu sanki bana has bir koku :))

Dilaramın kokusu ; benim küçük kızışım onun kokusu benim için bir uyuşturucu , sakinleştirici . . .

Naftalin kokusu ; bana hep eski şeyleri hatırlatır. annem ne zaman çeyiz sandığını açsa ev buram buram naftalin kokardı :)))


bu kadar !!!!!!!!!!!

selam ve dua ile

19 Ekim 2009 Pazartesi

sezonu açtık !!!

haziran ayında ara verdiğimiz kurslara tekrar başladık :)) Allah'ım sana şükürler olsun öğrenmek bambaşka birşey :)) kurstaki arkadaşlarımı hocamı çok özlemişim hepsiyle kuçaklaştık öpüştük doya doya . . .
kursumu bir tanesi bitiyor :( 4-5 ders kaldı . hocamız herkese farklı konularda ödevler verdi . Allah hepimize zihin açıklığı versin. Yüzümüzü kara çıkarmasın hocamıza karşı :))

"Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" demiş Hz.Ali.

Hocam biz size bir ömür kölelik yapsak ödeyemeyiz hakkınızı :)

şimdilik bu kadar gelişmelerle tekrar karşınızda olacağım

selam ve dua ile

16 Ekim 2009 Cuma

MYFIRST "MİM" !!!

İlkay'cım ( http://babyh23.blogspot.com) bu blogda ilklere hep sen imza atıyosun :))

Ne demek kabul buyurmak başım gözüm üstüne :))

en sevdiğim çiçekler ; papatya , leylak ve gül

gerçekleşmesini istediğim hayalim ; ileride yurtdışında herhangi bir ülkede içeriği Osmanlı Mutfağı olan bir restaurant açmak . (bu bana yeter :)

sevdiğim huylarım ; girdiğim ortamda yabancılık çekmem insanlarla hemen kaynaşırım , sabırlı ve sakin olmam , eğer bir şeyi istiyorsam er yada geç istediğim şeyi yerine getirmem.

sevmediğim huylarım ; güleryüzlü sabırlı ve sakinimdir ama tersim de çoookk terstir.(Allah karşılaştırmasın:) yaptığım her işte fazla mükemmelliyetciyimdir , sevdiğimi çok severim ısınamadığım sevemediğim insanıda hayatta sevmem

gıcık olduğum hareketler ; sevmediğim insanın benimle yüzgöz olması , ben konuşurken karşımdakinin başka şeylerle uğraşması.

bu benim bu güne kadar olan en kara günümdü,dünya başıma yıkıldı ve bir daha ayağa kalkamam diye düşündügüm bir olayım ; bu da bende kalsın . . .

Sitemi ziyaret eden blog sahiplerini de ben mimliyim !!!!!!!!
(e malum yeniyiz pek tanımıyoruz kimseyi:)) 

selam ve dua ile
arzu

14 Ekim 2009 Çarşamba

selamlar :))

İnternette o kadar çok yemek sitesi ve blogu varki ! bundan dolayı kendi blogumda yemek tarifi yayınlamak
bana göre değil . Yani pek mantıklı gelmiyor bana .
Oktay Usta , Emine Beder , Sahrap Soysal gibi büyük aşçılar , ve kendi evinin mutfağında iyi olup blog - site açan bay ve bayanlar bir "tık" ötedeyken yemek tarifi yayınlamak benim haddim değil :))

Sizinle yaptığım yemekleri ve (bana göre olan) püf noktalarını paylaşacağım.
Çünkü her insanın pişirdiği yemeğe göre mutlaka bir püf noktası vardır. Ben pirinci hem önceden ıslarım hemde pişirirken kavururum. Ama çoğu insana ıslanmış pirinci kavurmak mantıklı gelmiyor bunun gibi örnekler yüzlerce . . .

Artı parantez ilk defa tattığım ve hoşuma giden bir yiyecek olursa tabii ki paylaşırım :))

Blogumda sol üst köşede "Yemekte Ne Var ?" adlı bölümde sizlerle her gün neler pişirdiğimi paylaşacağım. Çok iyi fotoğraf çekemem , bundan dolayı pişirdiğim yemeklerin resimlerini internetten alacağım. Resimi aldığım siteye resimin üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Gelelim püf noktalarına :

Güveçte Kuru Fasulye yaparken ; geceden ıslattığım kuru fasulyeyi 1 saat , ilk 30 dk. yüksek ateşte sonraki 30 dk. kısık ateşte pişiririm.
Pirinç Pilavı yaparken ; 1 saat önceden ılık su ile ıslattığım 1 ölçü pirinci yaklaşık 10 dk. kavurup 1/5 ölçü kaynar su ekleyip önce yüksek ateşte su pirinçlerin hizasına gelince kısık ateşte (tencerenin kapağı kapalı vaziyette) pişiririm.

İstifadenize sunar , hayırlı günler dilerim :))

selam ve dua ile
arzu

12 Ekim 2009 Pazartesi

Hayırlı Haftalar :))

Hayırlı haftalarımız olsun . Gelin bu haftaya hep beraber Mevlana Hz. güzel bir kaç sözünü okuyarak başlayalım.

İnce sözler keskin kılıca benzer, kalkanın yoksa geri dur.

Tatlı suyun başı, kalabalık olur.

Nefis üç köşeli dikendir, ne türlü koysan batar.

Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol.

selam ve dua ile
arzu

11 Ekim 2009 Pazar

Hayırlı Pazarlar :))

DÖNEMEÇ

Bir gündü, hava ılık
Ve cadde kalabalık...
Bir kadın sapı verdi önümden dönemece;
Yalnız bir endam gördüm, arkasından, ipince.
Ve görmeden sevdiğim, işte bu kadın dedim,
Çarpıldım, sendeledim.

Bir gündü mevsim bayat
Ve esnemekte hayat...
Dönemeçten bir tabut çıktı ve üç beş adam;
Yalnız bir ahenk sezdim, çerçevede bir endam.
Ve tabutta, incecik, o kadın var, anladım;
Bir köşede ağladım...

Necip Fazıl Kısakürek
 
En sevdiğim şair-yazarlardandır Necip Fazıl. Bu şiiri ise ortaokula giderken ezberlediğim ilk şiiridir.İlk okuduğumda çok etkilemişti beni gerçi hala aynı etki devam ediyor :(

Düşünüsenize hiç tanımadığınız birine yolda rastlıyor ve etkileniyorsunuz. Daha sonra ise bir tabutu görüp aynı etkiyi yaşayıp O'nun olduğunu anlıyorsunuz.
 
Bence insan hayatta "keşke" dememeli yani şiirin ana fikri bu bence :) birisinden etkilendiğinde gidip ona söylemeli ne hissettiğini . . .
 
Hayatımızda "keşke"lere yer olmamalı.
 
Ne güzel söylemiş Hz.Ali "KEŞKE DİYECEĞİME YEDİ KAT SEMADAN DÜŞMEYİ YEĞLERİM"
 
KEŞKE 'SİZ GÜNLERE


Selam ve Dua ile


arzu

10 Ekim 2009 Cumartesi

işte geldim burdayım :))

S.A.

uzun zamandır düşündüğüm ve istediğim bir şeydi blog açmak nasip bugüneymiş. hayırlı ve uğurlu olur inşallah

selam ve dua ile

arsel